Antalya escort Antalya escort bayan Antalya bayan escort

GEBELİKTE ŞEKER ŞOKU! - MySivas.Com Sivas HaberleriMySivas.Com Sivas Haberleri

25 Nisan 2024 - 00:12

GEBELİKTE ŞEKER ŞOKU!

Son Güncelleme :

23 Haziran 2016 - 13:48

GEBELİKTE ŞEKER ŞOKU!

Gebelik nedeniyle ortaya çıkan geçici şeker hastalığına dikkat çeken Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Ruhnaz Yılmaz, GDM’nin gebelik sırasında en sık rastlanılan tıbbi sorunlardan biri olduğunu bildirdi

Obezite ve hareketin az olduğu yaşam tarzının yaygınlaşması nedeniyle tüm dünyada doğurganlık çağındaki kadınlar arasında diyabet görülme sıklığının arttığına dikkat çeken Yılmaz, bu gebeliklerde doğan bebeklerin çok iri olduğuna işaret etti.

GestasyonelDiyabetesMellitus (GDM) hastalığına karşı çeşitli uyarılarda bulunan Medicana Sivas Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Yılmaz, “GDM gebelik sırasında en sık rastlanan tıbbi sorunlardan birisidir. Tüm gebeliklerin yaklaşık % 6-7’si diyabet ile komplike olmaktadır ve diyabetle giden gebeliklerin % 90’ında rahatsızlık ilk kez gebelik sırasında tanı almakta ve doğum sonrası düzelmektedir. Obezite ve hareketin az olduğu yaşam tarzının yaygınlaşması nedeniyle tüm dünyada doğurganlık çağındaki kadınlar arasında diyabet görülme sıklığı artış göstermektedir.

GDM gelişen gebeliklerde yüksek tansiyon, gebelik zehirlenmesi, ölü doğum, sezaryen ile doğum olasılığı ve normal doğum sırasında oluşabilecek bazı tehlikeli durumlar daha sık oluşmaktadır.

Gebelik sırasında GDM tespit edilen kişilerin %50 kadarı yaklaşık 25 yıl içinde diyabet tanısı almaktadır” dedi.

“DOĞUM TRAVMALARINA NEDEN OLUYOR”
GDM hastalığının gebelik döneminde neden olduğu sorunlardan da bahseden Yılmaz, yapılması gereken tarama testlerinin önemine değindi.
1973 yılında tanımlanan glikoz tolerans testinin dünyada yaygın bir şekilde kullanıldığını vurgulayan Opr. Dr. Yılmaz, açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
“Bu gebeliklerde doğan bebeklerin çok iri olmaları, yeni doğan döneminde kan şekerlerinin düşmesi, sarılık olasılığı artmaktadır. Bebeklerin iri olmaları doğum sırasında müdahale sıklığını (vakum, forseps uygulaması) arttırmaktadır. Omuz takılması ve diğer doğum travmalarıGDM’lu gebelerin bebeklerinde daha sıklıkla oluşmaktadır. GDM tanısı için önce tarama yapılmakta ve bu amaçla tüm dünyada yaygın şekilde 1973 yılında tanımlanan 50 gr glikoz tolerans testi kullanılmaktadır. 50 gr glikoz tarama testinin, risk faktörü olmasa da tüm gebelere yapılması önerilmektedir. Çünkü test yalnızca risk gruplarına uygulandığında GDM gelişen gebeliklerin yarıya yakını tespit edilememektedir. Yaygın şekilde kullanıldığı şekli ile tarama testinde kan şekeri 130-140 mg/dl’nin üzerinde ise tanısal 100 gr 3 saatlik glikoz yükleme testi yapılması gerekmektedir.

Tanı için kullanılan diğer bir yöntem tek aşamalı 75 gr, 2 saatlik glikoz yükleme testidir.

 

“TEDAVİ CİDDİ KOMPLİKASYONUN GÖRÜLME SIKLIĞINI AZALTIR”

GDM tespit edildiğinde tedavi başlanırsa ölü doğum ve omuz takılması, kırıklar, sinir yaralanması gibi doğum travmaları olasılıkları anlamlı şekilde düşmektedir. Tedavi edilen gebelerde gebelik zehirlenmesi olasılığı azalmaktadır.

Tedavide ilk adım beslenmenin düzenlenmesidir. Takipler günde 4 kez kan şekeri ölçülerek yapılır. Açlık kan şekerinin 95 mg/dl’nin, tokluk kan şekerinin; 1. saatte bakılırsa 140 mg/dl, 2. saatte bakılırsa 120 mg/dl’nin altında olması hedeflenir. Egzersizle birlikte ( haftada 4-5 kez 20 dakikalık yürüyüşler) beslenmenin düzenlenmesi çoğu kez tedavide sonuç vermektedir. Kan şekeri, beslenme düzenlemesi ve egzersiz ile düzeltilemezse ilaç tedavisi (insülin) başlanmalıdır.

GDM tanısı alan gebelerin takipleri daha sık yapılır ve riskleri azaltmak amacıyla gerekirse doğum zamanından önce yaptırılabilir.

GDM ile izlenen gebelerin doğum sonrasında 6-12. haftalardan başlayarak daha sonraları gelişmesi muhtemel diyabet açısından taranmaları önerilmektedir.”

 

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.