Antalya escortAntalya escort bayanAntalya bayan escort

DOLAR
EURO
STERLIN
FRANG
ALTIN
BITCOIN

Astım Haftası

Yayınlanma Tarihi : Google News
Astım Haftası

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ)‘ne göre tüm dünyada 339 milyon kişinin astımı olduğu tahmin edilmektedir ve dünyada her yıl 400 binden fazla astıma bağlı ölüm olduğu bilinmektedir.

Astım nasıl bir hastalıktır ve belirtileri nelerdir?

Astım, akciğer içi hava yollarında mikrobik olmayan bir tür iltihap nedeniyle hava yolu duvarının daralması sonucu ortaya çıkan müzmin (kronik) bir akciğer hastalığıdır. Astım tekrarlayan ve ataklar halinde gelen nefes darlığı, nefes alıp verirken ortaya çıkan hırıltı/hışıltı/ıslık sesi, göğüste baskı hissi ve öksürük gibi belirtilerle kendini gösterir.

 

Astım tedavi edilebilir mi?

Dünyanın hiç bir yerinde astımı tamamen ortadan kaldıran bir ilaç tedavisi yoktur. Astım tedavisinin amacı hastalığın şikayetlerinin kontrol altına alınması ve hastanın yaşamını normale en yakın şekilde devam ettirilmesidir. Uygun ilaç tedavisinin verilmesi ve astım tetikleyicilerinden uzak durulması ile astım belirtileri kontrol altına alınabilmektedir.

Astım ilaçlarının büyük bir kısmı soluk alma yolu (inhalasyon) ile kullanılan ilaçlardır ve bu yolla daha az yan etki ile direk hava yollarında istenen tedavi edici etkiyi oluştururlar. Bu cihazların (İnhalerler) önerilen şekilde doğru kullanılması tedavinin etkin yapılabilmesi için çok önemlidir.

 

Astımı kontrol altında tutmak için astımlı hastalar ne yapmalıdır?

Astım kontrolünü güçleştiren etkenler; ilaçların doğru teknikle ve düzenli kullanılmaması ve bunun yanında solunum yolu enfeksiyonları, allerjenler, sigara dumanı ve kimyasallar gibi tetikleyicilere maruz kalmak sayılabilir. Yapılan araştırmalarda hastaların ilaçlarını doktorunun önerdiği şekilde kullanmasının, sigarayı bırakmanın ve obez hastaların kilo vermesinin, sağlıklı ve dengeli beslenmenin, düzenli egzersiz yapmanın, solunan ortam havasını temiz tutmanın astımın kontrolünü kolaylaştırdığı gösterilmiştir.

 

Deprem ve astım

Deprem sonrası özellikle ilk bir ay astım atak riski yüksektir. Atak riskinde; depremin yarattığı stresin yanısıra ilaç tedavisinin aksaması deprem kaynaklı çevresel kirleticilere maruziyet ve enfeksiyonların rolü büyüktür.

 

Hasta hekim el ele verdiğinde, doğru tedavi planlaması ile astım her durumda kontrol edilebilir bir hastalıktır. Bu kontrolün sağlanmasında astım semptomlarını arttıran faktörlerin belirlenmesi, bu faktörlerden korunmanın sağlanması ve düzenli takip altında tedavinin sürdürülmesi önem taşımaktadır.

YORUM YAP